Sadece Danışmanlık Yapmak ya da İşin Kitabını Yazmak Yetmez
Başarılı bir cafe markası nasıl yaratılır?
Yiyecek-içecek sektörüne girmek isteyenlere tavsiyeler
Kitabımdaki reçeteleri her ne kadar hem Amerika’da hem Türkiye’de gerek yiyecek-içecek sektöründe gerekse diğer sektörlerde sayısız projede denemiş olsam da elimi taşın altına kendim koyarak ve sıfırdan “HAVASU” markasını yaratarak hepsini bir daha kanıtladım.
Banu SAMANCI
HOLİSTİK MARKA DANIŞMANI
Başarılı Mekan Markasının Sırrı?
Benim mekânım, benim markam kime, ne vadediyor?
Bir restoran açacaksanız o mekanı kiralamadan önce orada zaman geçirin. Yapmak istediklerinizle, vermek istediğiniz duyguyla o mekanın bir bütün olup olamayacağını hissetmeniz, gözünüzü kapayınca görebilmeniz gerekir.
“Havasu” ihtiyacımız olan basit mutlulukları; güleryüz, dostluk, kaliteli lezzetler ve el değmemiş doğayı içinde bulundurdu. Bu basit, iki cins kelime, birlikte söylenince sanki güneşin sıcaklığını içinizde hissediyordu. Mutluluğun basit tanımı olan bu iki kelimenın tüm insanlık için geçerli olduğuna en güzel kanıt da; Kızılderili dilinde de, mavi gökyüzü anlamına gelmesidir.
Marka İSMİ nasıl bulunur?
“Neden bu marka adı?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim…
Marka ismi bulmanın teknikleri bellidir ancak maalesef asıl başarıyı getiren ve pek yapılmayan asıl önemli aşamaları şunlardır;
-
Markanızın hangi sorunu çözdüğünü tespit etmek
-
Marka karakterini oluşturmak
-
Markanın vermek istediği duyguyu tespit etmek
-
Markanın hikayesini yazmak
-
Hedef müşterileriniz, kimleri ağırlayacaksınız onları tanımak
-
Bulduğunuz isimleri; “Havasu’dayım, hadi gel:) vb. denemek
Neden
Sadece imza yemek yetmez?
Yemekle fark yaratmak, KENDİ İMZA YEMEĞİNİZİ OLUŞTURMAK ÖNEMLİDİR AMA YETERLİ DEĞİLDİR!
Çünkü taklit edilebilir.
Taklit edilemeyecek tek şey; markanın müşterilerine hissettirdiği duygudur!
Yemek yapmayı severim ve benim için baharatlar işin sırrıdır! “Paylaşmak” da bence yaptığımız her işi farklılaştıran, insan olmaya anlam katan en önemli baharat.
Asıl fark; Havasu’da sloganı olan “ışınlanmaya” değer anlar oluşturmaktı; haftasonu festivalleri, organik pazar, mandala çizimi, ücretsiz yoga dersleri, kitap kulübü yazar buluşmaları, deniz sohbetleri, bisikletçiler için atölyeler, bahçe düğünü, doğum günü buluşmaları, workshoplar…
Tabi ki özel yaptırdığımız dana etinden 25 cm’lik sosislerin şaşası kendi pişirdiğimiz ekmeklerle, soslarla ışınlanmaya da ayrıca değer kattı.
KENDİ MEKANINIZI AÇMANIN BİLİNMEYEN YANLARI
İlk bir ay 10 kg verdim…
“Markanızı Nasıl Pişirirsiniz?” kitabımdaki pazarlama reçeteleri bizzat denenmiştir!
Kapanmamızın üzerinden geçen zamanda halen keşke olsa da gelsek; o sosisleri unutamıyoruz diyenler sayesinde kitabımdaki reçetelerin başarılı bir marka kurmak için testten başarıyla bir kere daha geçtiğini gönül rahatlığıyla söylerim.
Bu macera bana tonlarca güzel anı, güzel insan, inanılmaz bir tecrübe tabi para da kazandırdı ama fiziksel olarak hiç durmadan koşturduğum, karda kışta, geceli gündüzlü çalıştığım, hepimizin içinde bir “superwoman” olduğunu kendime kanıtladığım bu dönemde, 10 kg verdiğimi, sosyal hayatımın hiç göremediğimi de paylaşmak isterim. Bu işe gireceklere ufak bir ön bilgi olsun…
Neden mi kapandık?
Ben hayatta her şeye iki açıdan bakarım! Görünen sebepler, görünmeyen sebepler!
Görünen sebep şuydu; devlet yelken kulübüne borçları yüzünden el koydu, ben de doğal olarak kapamak zorunda kaldım.
Görünmeyen sebep; bu projenin amacı olan kitabımın rüşdünü ispatlamak kısmı yani benim kalbimi koyduğum asıl bölümü tamamlanmıştı!
Yeni rotalara yelken açma zamanı gelmişti ki gerçekten de bu bitti hibe fonu aldım ve şehir şehir Anadolu’yu gezerek yüzlerce kadın girişimciye markalaşma eğitimi verdim.