Skip to main content
2016 pazarlama trendleri

HAYALLERİNDEKİ MARKAYI KURMAK İSTİYORSAN,
ihtiyacın olan yardımı burada bulabilirsin.

2016 yılında markalar için başarının sırrı bu 3 malzemede gizli!

Size “10 INPUT, 20 INPUT” desem, ne anlarsınız?

Bu başlığı okuyunca ya eskilere gittiniz ya da size hiçbir şey ifade etmedi. Cevabınız, ne olursa olsun, bilgisayar tarihinde kısa bir yolculuk yaparak 2016 yılında başarılı markalar kurmanız ve sürdürmeniz için gerekenleri öğrenmek isterseniz, okumaya devam edin.

Yıllardan 1989’du. Hayatımda ilk defa bilgisayar gördüğüm ve kullandığım yıldı. Orta okul birinci sınıftaydım ve temel bilgisayar yazılım dili olan BASİC öğrenmeye başlamıştık. İşte 10 INPUT, 20 INPUT, 30 INPUT… bu yazılım diliydi.

Haftalarca yazardık -10 INPUT… 20 INPUT… 30 INPUT… 40 INPUT…

Sonra ne mi olurdu? Bilgisayar ekranında birşeyler belirirdi –örneğin, kendi isimlerimiz ekranda alt alta 50 kere yazılmış şekilde belirir ya da havai fişek gibi renkli ışıklar ekranda bir kaç saniye, yanıp sönerdi! Şuan, bu bahsettiğim grafikleri görseniz, “bilgisayarım çöktü herhalde”, derdiniz. Fakat 13 yaşındaki ben, hiç de öyle düşünmemiştim. Haftalarca bu garip cümleleri, alt alta yazdıktan sonra ekranda, ilk defa hareket eden ismimi gördüğümde, birşey başarmanın duygusu ile çok mutlu olmuştum.

Okulumuzda bir bilgisayar laboratuvarı vardı ve o yıl bilgisayar dersleri almaya başlamıştık. Öğretmenimiz Amerika’da yıllarca yaşadıktan sonra iki çocuğu ile birlikte Türkiye’ye yeni dönmüş, aslen matematikçi olan değerli bir eğitmendi. Öğretmenimiz, bana çok ulaşılmaz ve otoriter görünmüştü. Şimdi, kendimi onun yerine koyarak düşündüğümde, öğretmenimizin aslında bir yandan Türkiye’ye alışmaya çalışırken, bir yandan da bizimle nasıl iletişim kurabileceğini çözmeye çalıştığını çok daha iyi anlıyorum. Fakat, 13 yaşındaki ben, öğrencisi olarak, onun işini pek de kolaylaştırmıyordum

Bilgisayar dersinde yaşadığım o ilk mutluluktan sonra ders çalışmam için alınan “Amstrad” bilgisayarın üzerimde oluşturduğu baskı ile birlikte, bilgisayarın gerçekten ne işime yaracağını sorgulamaya başlamıştım. Neredeyse her derste farklı bir formatta öğretmenimiz Mesude Hanım’a bu soruyu soruyordum. Kendisi her seferinde sabırla bana cevap veriyordu. Fakat bu cevaplar, o kadar ileri düzeyde bilgiler içeriyordu ki, 13 yaşındaki ben, hiç birşey anlamıyordum. Yine aynı soruyu sormaya çalıştığım bir gün, benim anlayabileceğim bir cevap verdi: Şuan, bilgisayar senin hiçbir işine yaramayabilir fakat bir gün onsuz yaşayamayacaksın! O günden sonra bir daha aynı soruyu sormadım çünkü verdiği cevap samimi ve benim için yeterliydi.

1989 yılında aldığım bu cevabın gerçek anlamını, 2000 yılında Amerika’da dijital tasarım okumaya gittiğimde yaşayarak öğrendim. Sonunda bilgisayarın ne işime yarayacağını çok iyi biliyordum -web sayfası yapmak için HTML yazmak, inanılmaz tasarımlar için grafik programlarını kullanmak ve dünya çapında bir ağın (world wide web) parçası olmak! Öğretmenim Mesude Hanım’ın bana 13 yaşında dediği gibi, o günden sonra bilgisayarsız yaşayamadım.

Şuan, markaların 2016 yılında başarılı olmaları için yapmaları gerekenlerle ilgili bu yazıyı yazarken içim, umut ve mutlulukla dolu. “Kendi kendime, işte sonunda başarılı olmak için her zaman inandığım değerlerin zamanı geldi.”, dedim.

İster teknolojinin gücü olsun ister sosyal medya ile el değiştiren gücün etkisi olsun, 2016 yılında başarının sırrı –yaratmak, üretmek, paylaşmak ve tüm bunları samimiyetle, anlaşılır bir dilde yapmak.

2016 yılı, her ne kadar küçükken ablamla, hesaplayıp, kocaman kadınlar olacağımızı söylediğimiz yıl olsa da, bu yıl beni daha önce hiç hissetmediğim kadar genç, enerjik ve umut dolu hissettiriyor. Çünkü, yeni şeyler öğreneceğimi, üreteceğimi, paylaşacağımı ve güzel arkadaşlıklar kuracağımı biliyorum. Bence zaten genç olmak bu demek! Bunları yapabildiğimiz sürece sayıların hiç bir önemi yok! (Değerli öğretmenim Mesude Hanım’ı buradan rahmet ve saygıyla anıyorum. Emeği üzerimizde çok. Kendisi çok bilgili, vizyoner bir eğitmendi. Herşey için teşekkürler öğretmenim.)

Markaların, 2016 yılında, başarılı olması için kullanmaları gereken malzemeler

1- İçeriden dışarıya markalaşma

Dünyanın en büyük iletişim ajansı Edelman tarafından global ölçekte yapılan 2015 “Edelman Güven Barometresi” sonuçlarına göre, sosyal medya sayesinde artık çalışanların sesi, patronun sesinden daha büyük bir güce sahip.

Tüketicilerin asıl değer verdiği, duymak istediği sözler, şirket çalışanlarının kendi çalıştıkları markalar hakkında ki düşünceleri!

“Başarılı bir marka olmanın yolu artık içeriden dışarıya doğru olmalıdır.”

Yapılan çalışmalar gösteriyor ki geleneksel reklam çalışmalarına olan güven sadece yüzde 14 iken, tanıdığının tavsiyesine olan güven yüzde 78. Bunu fark eden büyük markalar, kendi çalışanlarını birer marka elçilesine dönüştürmek için kaynak oluşturuyor ve yatırım yapıyorlar. Bu yaklaşımın temelinde –güven, samimiyet ve şeffaflık bulunuyor. Markalar, bugün ve gelecekte bu özelliklere ne kadar önem verir ve sahiplenirlerse, o kadar başarılı olacaklar gibi gözüküyor.

http://www.edelman.com/news/the-secret-to-trusted-innovation-your-employees/

2- Kendi içeriğini üret, kendi yayın kuruluşunu oluştur

2016 yılında başarılı olacak markalar, müşterilerinin ilgisini çeken, “okunacak”, “görülecek”, “dinlenecek” orjinal içerik üreten, paylaşan markalar olacak. Oluşturmayanlar, istatistiklere göre maalesef, müşteri kaybedececekler! İçerik oluşturmayan markaların internet ortamında bulunurluğu artık neredeyse imkansız olacak.

Sadece içerik oluşturma, kendi yayın kuruluşunu da kur!

Markalar sadece içerik üretmeyecek kendi yayın kuruluşlarını da oluşturacaklar. Kendi içeriğini oluşturmanın önemini çoktan anlamış olan Apple, Facebook gibi büyük markalar kendi yayın kuruluşlarını çoktan oluşturdular. Apple’ın Haziran ayında IOS 9 ile birlikte yayına aldığı Apple News ve Facebook’un Instant Articles (Anında Makaleler) aplikasyonları, kendi yayın kuruluşunu oluşturmaya en iyi örnekler.

3- “Reklam kokmayan” reklamlar kazandıracak

2016 yılında doğallık ve samimiyet reklamlara da yansıyacak. Nasıl mı?
Geleneksel reklamların güvenilirliğinin azalmasıyla birlikte 2016 yılında markaların reklamlarını tüketicilerine deneyimletme biçimi de değişecek.

Müşterisi ile iletişiminde ürün, hizmet satışını ön plana koymayan markalar satışlarını arttıracaklar.

2016 yılında -doğrudan satışa yönelik değil tüketiciyi bilgilendirmeye yönelik reklam türünün (Native advertising) kullanımı büyük bir artış gösterecek. Müşterisini bilgilendiren, onlara değerli bilgiler sunan ve tüm bunları yaparken satışa yönelik yönlendirmesini iyi gizlenmiş, zeki ve zarif bir içerikle örtebilen markalar, “tanıtıcı reklamın” bu gelişmiş, üst modeli ile satışlarını gizlice arttırabilecekler.

2016’da başarılı olmamız için okuduğunuz bu 3 malzeme sizce bize ne anlatıyor?

Aslında herşey bu kadar basit…

Hayallerinizin gerçekleştiği günler dilerim…

Sevgi ve Saygılarımla,

Banu SAMANCI

Markanızın hikayesini paylaşmak için tıklayın...
Didem Altınbaşak Tulgan - Rafinera

EN YENİLER

  • Beyoncé hayranlarını markasına nasıl yakınlaştırdı?

Beyoncé hayranlarını markasına nasıl yakınlaştırdı?

09:50|Comments Off on Beyoncé hayranlarını markasına nasıl yakınlaştırdı?

  • Medlis markasının başarı tarifi

Melis BÜYÜKSAN TASACI’nın ve markası Medlis’in arkasında yatan başarı hikayesi

19:10|Comments Off on Melis BÜYÜKSAN TASACI’nın ve markası Medlis’in arkasında yatan başarı hikayesi

  • İnfografik - ünlü markaların hangi yaşta kim tarafından kurulduğu

Kendi işininizi kurmak için çok mu geç?

09:28|Comments Off on Kendi işininizi kurmak için çok mu geç?

  • Marka nedir?

“Marka olmak” deyince hepimiz aynı şeyi mi anlıyoruz?

07:41|Comments Off on “Marka olmak” deyince hepimiz aynı şeyi mi anlıyoruz?

Banu Samancı

Author Banu Samancı

Banu Samancı, marka danışmanı ve multi-medya tasarımcısıdır. Amerika ve Türkiye’de marka iletişimi alanında edindiği 15 yılı aşkın bilgi ve tecrübesini, bir fark yaratmak isteyen kadın girişimcilere yardımcı olmak için kullanmaktadır. Bir şeyler üzerinde çalışmadığı ender zamanlarını kitap okuyarak, TED seyrederek ya da NHK Japon kanalını izleyerek geçiren Banu aynı zamanda profesyonel bir şef olan eşinden aldığı zorunlu yemek dersleri sayesinde kendi çapında iyi bir aşçıdır.

More posts by Banu Samancı
Close Menu

All rights reserved Salient.